lose one

lose one's balance

dengesini yitirmek Fiil

lose one's bearings

tersi dönmek Fiil

lose one's bearings

pusulası şaşmak Fiil

lose one's bearings

yolunu kaybetmek Fiil

lose one's case

davasını kaybetmek Fiil

lose one's caste

iş mevkiini kaybetmek Fiil

lose one's cool

soğukkanlılığını kaybetmek Fiil

lose one's coolness

soğukkanlılığını kaybetmek Fiil

lose one's credit with the public

halkın gözünde itibarıni kaybetmek Fiil

lose one's customers

müşterilerini kaybetmek Fiil

lose one's debts

borçları ödenmeden kalmak Fiil

lose one's employment

işini kaybetmek Fiil

lose one's face

itibarını kaybetmek Fiil

lose one's footing

dengesini kaybetmek Fiil

lose one's hair

(a) saçı dökülmek, (b)
argo öfkelenmek.

lose one's head

(a) tepesi atmak, çok öfkelenmek, aklı başından gitmek, şaşırmak, itidalini/soğukkanlılığını kaybetmek,

lose one's head

itidalini/soğukkanlılığını kaybetmek.

lose one's heart to (someone)

(birine) âşık olmak gönül vermek, kalbini kaptırmak.

lose one's hold on realities

gerçeklik duygusundan uzaklaşmak Fiil

lose one's honour

şerefini beş paralık etmek Fiil

lose one's independence

bağımsızlığını kaybetmek Fiil

lose one's job

işini kaybetmek Fiil

lose one's lawsuit

davasını kaybetmek Fiil

lose one's life

ölmek Fiil

lose one's life by accident

kazada hayatını kaybetmek Fiil

lose one's life in an accident

kazada hayatıni kaybetmek Fiil

lose one's love, desire or enthusiasm for

soğumak Fiil

lose one's memory

hafızasını kaybetmek Fiil

lose one's nerves

cesaretini kaybetmek Fiil

lose one's patience

taşmak Fiil

lose one's popular appeal

halkın gözünden düşmek Fiil

lose one's position

mevkiinden olmak Fiil

lose one's position

işini kaybetmek Fiil

lose one's position as a great power

büyük bir kudret olmaktan çıkmak Fiil

lose one's presence of mind

soğukkanlılığını kaybetmek Fiil

lose one's reputation

itibarını kaybetmek Fiil

lose one's rights under a guarantee

bir teminat altında haklarını kaybetmek Fiil

lose one's rights under a guaranty

bir teminat altında haklarını kaybetmek Fiil

lose one's seat in parliament

parlamentoda sandalyesini kaybetmek Fiil

lose one's sense of direction

yön duygusunu yitirmek Fiil

lose one's senses

aklını kaybetmek Fiil

lose one's shirt

meteliksiz kalmak.

lose one's stripes

rütbesi indirilmek Fiil

lose one's temper

çok kızmak, öfkelenmek, tepesi atmak.

lose one's throne

tahtını kaybetmek Fiil

lose one's throne

tahtı kaybetmek Fiil

lose one's vitality

sönmek Fiil

lose one's wits

aklını yitirmek Fiil

lose one's zest and energy

koflaşmak Fiil

not to lose one's self-control

itidalinımuhafaza etmek Fiil

lose control of one's car

otomobilin kontrolunu kaybetmek Fiil

lose control of one's car

otomobilin kontrolünü kaybetmek Fiil

lose the bulk of one's goods

mallarının büyük bölümünü kaybetmek Fiil

lose the thread of one's story

hikâyenin neresinde kaldığını unutmak Fiil